Bugün telefonlarımızdaki asistanlardan otonom araçlara, sosyal medyadaki içerik önerilerinden sağlık alanındaki teşhislere kadar her yerde yapay zekâ (YZ) ile karşılaşıyoruz. Peki yapay zekâ nedir, nasıl çalışır ve neden bu kadar önemlidir?
Yapay Zekânın Nedir ?
Yapay zekâ, en basit tanımıyla, insan zekâsını taklit edebilen bilgisayar sistemleri anlamına gelir.
Öğrenme
Akıl yürütme
Karar verme
Problem çözme
gibi bilişsel süreçleri, algoritmalar ve büyük veri setleri aracılığıyla yerine getirir.
Yani yapay zekâ, makinelerin “düşünebilmesi” için geliştirilmiş teknolojilerin bütünüdür.
Tarihsel Arka Plan
1950’ler: Alan Turing’in “Makineler düşünebilir mi?” sorusu ve Turing Testi.
1956: John McCarthy’nin Dartmouth Konferansı ile “Artificial Intelligence” kavramını ortaya atması.
1970–1990: İlk yapay zekâ uygulamaları ve ardından gelen “yapay zekâ kışları”.
2000’ler ve sonrası: Makine öğrenmesi, büyük veri ve derin öğrenme (Geoffrey Hinton’ın çalışmalarıyla) yeni bir devrim başlattı.
Yapay Zekâ Türleri
Dar Yapay Zekâ (Narrow AI):
Tek bir görevde uzmanlaşmış sistemlerdir. Örneğin; Netflix öneri algoritmaları, Siri veya Google Asistan.Genel Yapay Zekâ (AGI):
İnsan zekâsına benzer şekilde farklı alanlarda öğrenme ve karar verme yeteneğine sahip teorik sistemlerdir. Henüz tam anlamıyla geliştirilmemiştir.Süper Yapay Zekâ (ASI):
İnsan zekâsını aşan, kendi kendini geliştirebilen ileri seviye yapay zekâ türüdür. Bilim kurgu filmlerinde sıkça konu edilir.
Yapay Zekânın Kullanım Alanları
Sağlık: Kanser teşhisi, ilaç geliştirme, kişiselleştirilmiş tedaviler.
Ulaşım: Otonom araçlar, trafik optimizasyonu.
Eğlence: Müzik, film ve oyun öneri sistemleri.
Finans: Dolandırıcılık tespiti, algoritmik borsa işlemleri.
Günlük Yaşam: Akıllı ev sistemleri, sesli asistanlar, sosyal medya filtreleri.